Türkiye’nin Maldivleri olarak bilinen Burdur’un Yeşilova ilçesinde Bulunan Salda Gölü’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre Salda Köyü’nden dayısı ve kuzenleri ile birlikte geldiği Doğanbaba köyü Orman plajında göle giren Ayşe Sıla G.(9) gölde üzerine bindiği şişme atın rüzgar ve dalgaların etkisiyle gölün ortasına doğru sürüklenmeye başladı.
Durumu gören vatandaşların durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarı üzerine olay yerine sağlık, jandarma ve AFAD ekipleri sevk edildi. Gölün karşı kıyısında bulunan Halk Plajı’ndan bot ile hareket eden AFAD ve cankurtaran ekipleri gölde sürüklenen kızı ararken jandarma ve sağlık ekipleri ise Doğanbaba plajında hazır beklemeye başladı.
O sırada karavanıyla birlikte plajda tatil yapan Gökhan Aslan yanında bulunan kanosunu alarak kızı kurtarmak için bir cankurtaran ile göle açıldı. Yaklaşık 2 bin metre kadar kürek çektikten sonra boğulmak üzere olan küçük kıza ulaşarak kurtardı.
Sahile doğru tekrar kürek çekerek ilerleyen Gökhan Arslan ve Ayşe Sıla G.’yi gören sahildeki vatandaşlar büyük bir sevinç yaşayarak alkışladılar. Sahile getirilen Ayşe Sıla G. sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesi yapılmak üzere kucakta ambulansa taşındı. Ambulans içerisinde ilk müdahalesi yapılan küçük kız daha sonra fazla su yuttuğu ve uzun süre boyunca suda kaldığı için hipotermi geçirme riski bulunduğundan ambulans ile Yeşilova Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Hastanede tedavi altına alınan Ayşe Sıla G.’nin durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Büyük bir cesaret örneği göstererek kanosuna atlayıp küçük kızı kurtaran Gökhan Aslan sosyal medya hesabına içerik üretmek için karavanı ile Salda Gölü’nde bulunduğunu ve küçük kızın sürüklendiğini görünce hemen harekete geçtiğini söyleyerek, “Daha önce buraya 2-3 defa kampa gelmiştim. Bu sefer karavanımla geldim. Normalde gölün karşı tarafındaydım. Dün karavanımın elektrik aksamı bozulunca bunda bir hayır olduğunu düşünerek buradaki işletmenin olduğu bölüme geldim. Bugün de gölde yüzdükten sonra yemek yediğim esnada çocuğun gölde oynadığını görmüştüm. Daha sonra birileri bağırınca rüzgarın çocuğu sürüklediğini öğrendim. Sonra baktım gelen giden kimse yok yanımda bulunan şişme botum aklıma geldi. Onu alıp tam göle girerken bir cankurtaran arkadaş daha geldi yanımda. Onunla beraber kurtarmaya gittik. Baya açıldık ama çocuğu bir türlü göremedik. O an çok kötü oldum ben üzüldüm baya. Şişme ata iyice yakınlaşınca çocuğun neredeyse suya batmak üzere olduğunu gördük. “Yetişin” diye bağırıyordu. Onu öyle görünce daha çok etkilendim. Arkadaşla hemen çocuğu kurtardık. Sağ salim teslim ettik. Tamamen şans işi. Allah beni bu tarafa gönderdi diye düşünüyorum. Yani ona hayra yoruyorum. Gölün tam ortasına gitmişti hatta ortasını da geçmişti neredeyse. Rüzgar oraya kadar sürüklemiş. Bende botumla kürek çekerek oraya kadar gittim. Cankurtaran arkadaşta benimle geldi. Gittik, aldık, geldik. Ama buraya bir can kurtaran lazım. Arkadaş öbür taraftan dolanıp geldi buraya kadar. Ben botumla burada olmasam kimsenin elinden bir şey de gelmezdi. Çünkü yüzülerek gidilecek bir mesafe değildi” dedi.